Cevabı baştan vereyim , Bangkok !!

Aslında herşey çok sakin başlamıştı.Ali ile İstanbul havalimanından bir sabah uçuşu ile Katar aktarmalı olarak Bangkoka geldik. Katar Hamad Havalimanı açılalı sadece birkaç yıl olmuş tertemiz ve gerçekten çok organize gözüküyordu. Bangkoka sabah saatlarinde vardık ve toplu taşıma ile kalacağımız hostele doğru yola koyulduk. Dalış egitmeni olarak seyahat etmenin bir zorluğu ekipman taşımak.Özellikle nemli ve sıcak iklimlerde o ekipmanı taşımak gerçekten çok zor olabiliyor. Bangkok`ta toplu taşıma özellikle tren hattı gelişmiş ve ucuz .

 

Silom`da kalacağımız hostele geldiğimizde artık bizde bitmiştik . Hostel ilk bakışta bize boş gibi gözüktü ama aslında pek te öyle değildi , birbirinden orginal tipler yine bizi bekliyordu.Hadi ben gezmeye gidiyorum deyip 30dk sonra gelip yataktan çıkmayan tembel Alman . Sokakta sigara içerken ceza yiyen ve neden yediğini tam anlayamayan Japon vs vs

 

Yukarıdaki camı penceresi olmayan o da bizim odamız . 6 kişilik bir odaydı ama gayet keyifliydi.Çantaları atıp kendimizi sokaklara vurduk . GüneyDoğu Asya ülkelerinde şehir içi ulaşım için TukTuk denilen özellikle turistleri çok çeken ulaşım araçları çokça tercih ediliyor.Önemli olan nokta mutlaka pazarlık yapılması gerekiyor.Gideceğiniz yer için size 200Baht fiyat vermişlerse sıkı bir pazarlık ile 100Baht ödeyerek istediğiniz yere gidebilirsiniz . Bunun dışında tabiki normal taksi seçenekleride var .

Herbüyük şehir gibi burada da trafik problemi var . Eğer trafikte oyalanmak istemiyorsanız en hızlı ve riski yok motor taksiler . Sarı yelek giymiş ve kimlikleri olan taksicileri seçmekte fayda var .

Farklı yemek kültürlerine alışkın değilseniz Asya yemekleri başta zorlayıcı olabilir . Bu durumda heryerde rahatça bulabileceğiniz FastFood zincirleri imdadınıza yetişecektir . Ama size tavsiyem bunları boşverip kendinizi Tayland sokak yemeklerine bırakmanız . Hem tat hem fiyat olarak tatmin edici . Hijyen konusuna girmiyorum bence sizde çok takılmayın yoksa aç kalırsınız . Tabiki sokaktan çıkıp restaurantlarda yemek isterseniz durum başka .

Tayland Dünyadaki en dindar ülkelerden birtanesi . Ülkenin %95i kendisini Budist olarak tanımlıyor fakat ülkenin resmi bir dini yok. Sadece anayasaya göre Kralın Budist olma zorunluluğu var.Bunun yanında diğer dinlere mensup insanları ve tapınakları da görmeniz mümkün.Her köşe başında göreceğiniz Buddha figürleri ve Buddha ya sunulan ikramları görmek normal.Bu adaklar su , yiyecek hatta bira bile olabiliyor . Bira konusu turistlerin işi olabilir ama birkaç kez alkol konulduğunu gördüm.

Tayland hakkında belki de en önemli konu , Krallık . Kesin tavsiyem Kral hakkında konuşmayın , konuşulan ortamlarda bulunmayın , yargılamayın , demokratikleştirme naralı atmayın . Merak etmeyin Krallıkta olsa bizden daha demokratikler en azından saklamıyorlar Krallıkla yönetildiklerini. Her köşe başında Kralın posterlerini göreceksiniz eğer hakkında yorum yapacaksanız da postere bakarak değil başka yere bakarak yorum yapın derim ben . Aksini yapanların örneklerini youtube da bulabilirsiniz .

Bütün bunları anlatırken kafanızda despot , pis bir Bangkok imajı oluşmasın aksine bence Bangkok yaşanılacaklar yerlerden birtanesi bence .Öncelikle GüneyDoğu Asya ülkelerinin lideri konumunda . Yetmiş milyonluk nüfusu ile Son rakamlara göre İssizlik oranı %1.90 . Pandemi zamanında da aldıkları hızlı ve sert önlemlerle güzel sonuçlar aldılar.ilk gidişimden sonra bir kaç kez daha gitme fırsatım oldu ve her gidişimde bizim paramızın da değer kaybetmesiyle biraz daha pahalılaşmış oldu Tayland .

Ve olay günü .. Gayet normal başlayan bir gün . Zaten bütün plan Bangkok da birkaç gün geçirip ordan adalara geçip çalışmaya başlamaktı.Bugün de plansız sokaklarda yürüyemeye karar verdik . Biraz sokakta fotoğraf çekmek , insanları gözlemlemek , çevreyi keşfetmek.

Öyle de oldu . Günün çoğunu sokaklarda yürüyerek ve fotoğraf çekerek geçirdik . Adalar için biletlerimizi aldık . Bangkok sokakları çok renkli .Özellikle yerel halkın alışveriş yaptığı sokaklara girerseniz çok farklı insan manzaraları ile karşılaşabilirsiniz . İnsanları gayet sıcak bulacaksınız .Yabancıya karşı bir önyargı neredeyse yok diyebilirim .

Köşe başında bir Budist tapınağı gördük ve girdik . İçerde rahip alnımıza bir toz sürdü ve sonra başımıza gelmeyen kalmadı .( Tabiki olayların bununla alakası yok ) Çıktıktan sonra kameramın lensini değiştirmek istedim ve kaldırımda yere çöktüm.Daha önceden hala neden yaptım bilmiyorum ama Pasaportumu ve Paramı ufak bir çantaya koyup onu da sırt çantama koymuştum.Bu ufak çantayı çıkardım.Kameranın lensini değiştirdim ve muhtemelen ufak çantayı geri koymadan yola devam ettik.. Hostele geldiğimizde kısa bir süre sonra pasaportun ve paraların olmadığını farkettim ve hemen polise gittik .

Tabiki polis Turistlerin birşeyler kaybetmesine veya çaldırmasına çok alışmış olacak ki bizi pekte iplemeden formalite icabı yapılması gerekenleri yaptı . Formları doldurduk ve içime su serpen cümleleri kurdu. Parayı unut ama belki pasaportu bir yere atarlar da bulursun...!! 

Teşekkür edip ayrıldık ve olay mahalline gittik .Çevrede hiçbirşey yoktu . Biz kendi çapımızda araştırma yapmaya başladık. Yıllardır bitmeyen Arka Sokaklar dizisine bir dönem maruz kaldığımızdan dolayı önce kameraları araştırmaya başladık.Yakınlarda bir market vardı durumu anlattık ama kamera görüntülerini tabiki vermek istemediler.Sonra acaba çantayı biz bulsak napardık diye düşünüp empati kurmaya başladık.

 

Ali tam olarak olayın yaşandığı yerde empati kuruyor . Parayı alıp pasaportu ara sokaklara atma ihtimallerini düşünerek ara sokaklara girdik , esnafa sorduk ama nafile . Sabah olduğunda ilk iş Konsolosluğa gittik. Hayal gücünüzü kullanın . Pasaportumu kaybettim ve tek umudum konsolosluk . Konsolosluk sınırlarına girdiğiniz zaman vatana geldiniz demek . Güvenli bölge !! Ufak odada görevli için beklerken birden camekan açıldı ve içerden klimanın etkisiyle buz gibi bir hava akımı oldu. Pos bıyıklı adını vermeyim şimdi görevli çok sakin şekilde ne oldu diye sordu. Ben tabi çok heyecanlı anlattım . Ama benim heyecanıma ve çözüm arayışıma gelen cevap kısaydı .. Birkaç gün arayın bakalım .. Boyunlar büyük geri döndük . Karakola gittik bir cevap yok  , olay mahalline gittik bir sonuç yok.

Tabi bunlar olurken pasaporttan umudumuz azalsa da moralimiz bitik değildi . Hostelde kalışımız uzadı yani ekstra maliyet , yemek içmek hepsi gereksiz harcama olmaya başladı .Ama güzel insanlarla tanışmamıza engel olmadı hiçbiri .

Hostelde tanıştığımız Japon arkadaşımız . 2 haftalık planladığı tatili saçma sapan yediği bir ceza yüzünden kısa kesmek zorunda kalmıştı.Daha sonra Japonyada buluşmayı denedik ama ben navigasyonun hatası yüzünden bambaşka bir adrese gittim ve buluşamadık.Bunların yanında birde O sırada Bangkokta olan Erman abi ile buluştuk.Tecrübelerinden dolayı bize biraz yol gösterdi , biraz dalga geçti ki hala geçiyor . Ne zaman seyahate gitsem pasaporta sahip çık der mutlaka .Ve olay bittikten sonra Kamboçyaya gelin dedi ve bizde tabi kabul ettik . Tek eksik pasaport.

Konsolosluk nedense beni sürekli Tr ye dönmem için zorladı ve yeni pasaport vermek istemedi . Oysaki haklarım arasında Geçici Pasaport veya Pasaport başvuru yapma hakkım var.Memur bize üstü kapalı ya pasaportumu sattıysam vs gibi ithamlarda bulundu . Daha sonra memuru biraz tanıdıkça farkettik ki kendine has özünde iyi biri ama ufak tefek sürüm güncellemelerine ihtiyacı olan bir abimizdi.Mesela sabahları birilerinin sürekli kendisini takip ettiğini , benim sonumum mülteci kampı olacağını falan düşünüyordu.Hatta senaryo hazırdı. Bizi kamyonalarla mülteci kampına götürecekler ve kimse bizden haber alamayacak vs gibi . Binbir zahmetle geçici pasaportumu aldım .

Tabi bu noktaya gelene kadar bir sürü uğraştık ama detaylarla sizi sıkmaya gerek yok.Her ne kadar bana geçici pasaporta vize alamam ve gezemem denmiş olmasa ben geçici pasaporta 3 kere vize aldım ve 3 ay kullandım.Daha sonra Kamboçya da yeni pasaport başvurusu yaptım . Ordaki memur da baya bir şaşırmıştı ama orası Kamboçya .. Olsun o kadar farkı . Tabi sonrası Taylanda bakanlığa gitmem vs gerekti yani bir sürü bürokrasi …

Kıssadan hisse seyahat ederken pasaportunuzu kaybetmeyin . Daha sonra Kamboçya da farkettim ki ben yine şanslıyım kendim kaybettim . Orda kafası gözü sarılı zorla çantası alınmış , kapkaça uğramış insanlar gördüm .

Umarım bilgilendirici olmuştur . Bu arada blog un ara yüzünü değiştirdik ve hala bir kaç ekleme daha yapmamız gerekiyor . Göze çarpan biryer varsa lütfen bana ulaşın düzeltelim .

Teşekkür ederim

Yorum Yaz

Pin It